Enes Kanter

NBA Draft 2011NBA 2011 draft’ı dün gece yapıldı. Duke Üniversitesinden oyun kurucu Kyrie Irving ve Arizona’dan forvet Derrick Williams tahmin edildiği üzere ilk 2 sırayı aldılar ancak benim için draft’ın en süpriz anı Enes Kanter’in 3. Sıradan anons edilmesi oldu. Daha önceki NBA Finalleri Yaklaşırken yazımda Enes’in bu seneki draftta ilk 5’e gireceğini tahmin ettiğimi söylemiştim ancak 3. Sıradan ve Utah tarafından draft edileceğini açıkcası beklemiyordum.

2011 draft’ında ilk 5 içerisinde seçim hakkı bulunan 4 takımdan (Cleveland 1-4, Minnesota 2, Utah 3, Toronto 5) belki de en oturmuş kadroya sahip olanı ve en güçlüsü olan Utah, Mehmet Okur’lu kadrosuna Enes Kanter’i de katarak pota altını tamamen Türk’lere emanet etmiş oldu.

NBA otoriteleri Enes’in oyun tarzını draft öncesinde Pau Gasol ve Dirk Nowitzki karışımına benzetiyorlardı. Hatta çevikliğini ve hızını ilerleyen dönemde arttırabilirse Dwight Howard’a bile benzeyebileceğini söyleyenler de bulunmakta. Şimdi Utah’a transfer olduğuna göre mutlaka oynayacağı pozisyon itibariyle kendisini Karl Malone ile kıyaslayacaklar da olacaktır.

Tabi ki NBA draft’ında, özellikle ilk 5 içerisinde seçilen oyuncular devamlı birilerine benzetilir çünkü kendilerinden beklenti çok yüksektir. Ancak Enes için bu benzetmelerin çok da yanlış olduğunu söyleyemeyeceğim. Aşağıdaki video’da da izleyebileceğiniz üzere NBA draft’larında özellikle yabancı oyuncular (Amerikan vatandaşı olmayanlar) için kendilerini gösterme açısında büyük önem taşıyan Nike Hoop Summit’in 2010 karşılaşmasında, Amerika karmasını yenen yabancılar karmasında bulunan  Enes yaklaşık 10 senedir kırılamayan ve son şampiyon kadronun en önemli oyuncusu olan Dirk Nowitzki’nin rekorunu(33 Sayı) kırmış ve muhteşem bir performans(34 sayı 13 ribaund) sergilemiştir.

Enes KanterEnes Kanter yeteneği ve sıkı çalışmasıyla bu draft’te şimdiye kadar bir Türk tarafından elde edilmiş en iyi dereceyi elde etti ve NBA’de şu anda yıldız seviyesinde bulunan ve Enes’i ilerisi için kıyasladıkları Dirk Nowitzki’den daha iyi bir sıralamayla seçildi (1998 9. sıra). Ancak sıralamanın ilk 2 sene beklentileri arttırmanın ötesinde çok da birşeye yaramadığını da ifade etmek isterim. Keza 1984 draft’ına bakıldığında Hakeem Olajuwon’ı ilk sırada görürüz ki belki haklı bir seçimdir ancak çoğu kimse Michael Jordan(3), Charles Barkley (5) ve John Stockton(16)’un da aynı sene darft edildiğini bilmez. John Stockton 16. sırada draft edilirken muhtemelen kimse kendisinden tüm zamanların bir sürü rekorunu kırmasını beklemiyordu ve yine aynı sene yukarıda saydığım efsaneleri geçerek 2. Sırada seçilen Sam Bowie’nin ismini de şu an hatırlamıyor. Demek istediğim şeyi en güzel özetleyen cümle ise yine Dirk Nowitzki’den geliyor “10 sene önce şampiyonluğu kazanmış olsaydım, belki bu kadar daha fazla çalışmak zorunda hissetmeyip, bu kadar iyi de bir oyuncu olamayacaktım”.

Yazımı toparlarken bu yazı genel olarak Enes Kanter ile ilgili olmasına rağmen diğer temsilcilerimize de dikkatimi çeken ufak bir istatistik ile kısaca değinmek isterim. Sonra bazı arkadaşlar yazının başlığı şöyle, içerisi böyle gibi yorumlarda bulunuyorlar, açıklama yapma gereği duydum :) Şu an NBA’de oynayan oyuncularımıza baktığımda beni en çok etkileyen durumlardan bir tanesi, bundan, çok da değil, 15 sene önce 2.10’luk Tamer Oyguç hariç oynatmaya pivot bulamazken şimdi, toplam 6’ya ulaşan temsilci sayımızın 3 tanesinin pivot mevkiinde oynayabilecek durumda olması ve 3 tanesi de forvet olmalarına rağmen boy ortalamalarının 2.10’un üzerinde olması. Yeni sezonda umarım hepsinin takımları başarılı sezonlar geçirir ve ilerideki muhtemel olimpiyat madalyalarımız ya da dünya şampiyonalarımız için milli takımımızı hazır tutmaya devam ederler.

Enes Kanter Nike Hoop Summit 2010

Bu yazı 2416 defa okundu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.