Evden İşe İşten Eve…
1992 yazıydı, Londra’da metroda seyahat eden kişilerin walkmanlerini kulaklıkla dinlediklerini, kitap okuduklarını görmüştüm.
Benim için ilginç bir durumdu zira 90’lı yılların başında değil Samsun’da, Türkiye genelinde bile bu alışkanlığı olan insan olduğunu zannetmiyorum.
Kulaklıkla müzik dinleme kısmında eminim zira o yıllarda Türkiye’de özel radyolar olmadığı için insanlar yanlarında kaset ve pil taşımak istemiyorlardır.
Bana her zaman ilginç gelmişti, şehir trafiğinde ilerleyen servis ve otobüslerde koyun gibi dışarı bakan insanların varlığı.
Eminim, hareket halindeyken kitap okumaktan rahatsız olanlar vardı ama sanırım bu biraz genel bir durumdu diye düşünüyorum.
O yaz Londra’dan kendime radyolu bir Sony walkman aldım. Arkadaşlarım benimle dalga geçmişlerdi, TRT 1, 2 yoksa 3’ü mü dinleyeceksin diye. 93 yılında, korsan da olsa, özel radyolar yayına başladılar. Ülkem gelişme yolunda bir adım attı. Ve benim radyom bana yıllarca hizmet etti otobüslerde :)
Aradan yıllar geçti… 2000’li yıllarda nesil değişmeye başladı, kitap okumak daha keyifli bir hal aldı. Ipod üretildi ve artık otobüslerde kulaklıkla birşeyler dinleyenler, kitap okuyanların sayısı arttı. İşe metrobüsle gelip gidiyorum ve günlük yaklaşık iki saatlik süre benim için gerçekten de inanılmaz bir imkan olmaktadır kitap okumak için. Biriktirdiğim 3 kitabı bitirdim ve şimdi dördüncüdeyim. Bu durum hoşuma gidiyor ama daha çok hoşuma giden ise bu gelişimi kendi gözlerimle görmüş olmam ve ben kitap okurken etrafımdaki insanlardan hissettiğim olumlu bakışlardır.
Gidecek çok yol var ama umarım biz daha çok hızlı hareket ederiz…
Bu yazı 1504 defa okundu
- Hoca Ne Düşünüyor? - 29/08/2014
- Türkiye’deki Yükseköğretimin Evrimi - 22/08/2014
- Ders Vermek… - 01/08/2014
Bir yanıt yazın