Emniyetli Sürüş ve Hayatta Kalma
TEM’de karşı şeride geçen TIR 4 aracı biçti.
Bu konudaki yorumların çoğu TEM otoyolunda inanılmaz hızlı ve kontrolsüz giden insanlar hakkındaydı.
Gerçekten de ciddi bir durum var Sabiha Gökçen’e her gidişimde beni rahatsız eden.
Gişeleri geçtikten sonra özellikle Kartal çıkışına kadar, kendimi rahat hissetmiyorum.
Şirket arabaları ile güçlü motorlu spor araba sürücüleri bir anda Hulk’vari bir değişim geçiriyorlar ve direksiyon başında Houstan’dan kalkış izni istiyorlar.
Benzer şekilde TEM’de zaman kazanmak isteyen bir-iki gişe sonra yoldan ayrılacak kamyonlar ise en sol şeritte 120km/s hızla insanları zor durumda bırakıyorlar.
Maalesef geçen haftaki korkunç kaza da böyle bir durumun sonucu.
Bu satırları yazmamın sebebi maalesef gene bugün tecrübe ettiğim bir başka yol-hız hikayesi.
Güzel bir tanışma için Şile’de Işık üniversitesi’ni ziyarete gittim. Şile yolu, evimizden kısa sürede ulaştığımız ve beni rahatlatan bir yoldur. Haftasonları 45 dakika’da Şile’ye gitmek ve bir kahve içmek büyük bir keyiftir bizler için. Ama bugün biraz durum farklıydı, haftaiçiydi ve tabiki mesai saatinde yoldaydım.
Sahne inanılmaz onlarca yüksek kapasiteli kamyon ve tır yollardaydı ve boş olanlar inanın gerçekten de fazla cesurca hareketler yapıyordu. Oysa araçlardan dökülen toprak ve yeni yağan yağmur sebebiyle zemin sert hareketlere izin vermiyordu. Bu durumda ben keyfi bir kenara bıraktım ve pür dikkat yol almaya başladım. İnanın bana bir noktadan sonra bu gerekli olmaktaydı, gerek yol koşulları gerekse yol çalışmaları sebebiyle.
Milliyet gazetesinde gördüğüm bir haberi de burada “can alıcı” husus olarak paylaşmak ve yollardaki yüksek hızın nelere sonuç olabileceğini de göstermek isterim.
Düşünün ki önünüzdeki tır bir anda durdu veya ters bir manevra yaptı veya daha kötüsü karşıdan gelen tır sizin şeridinize geçti.
Sizin hızınız 120km/s ve onunkisi ise 60-70km/s.
Rolatif hız ise 180-190km/s.
Bakın 190km/s mertebesinde bir hızla orta sınıf bir araç kaza yaparsa neler oluyor?
Bu yazı 1626 defa okundu
- Hoca Ne Düşünüyor? - 29/08/2014
- Türkiye’deki Yükseköğretimin Evrimi - 22/08/2014
- Ders Vermek… - 01/08/2014
Bir yanıt yazın