Ya İstanbul’da Olsaydı!
Japonya’da dün dünya tarihinde kaydedilen en şiddetli depremlerden biri gerçekleşti.
Kayıplar bizim 17 Ağustos depremine kıyasla bir hayli düşük görünüyor, inşallah daha da artmaz. Can kayıplarının çoğunun depremden değil deprem sonrası oluşan tsunamiden olduğu belirtiliyor.
Kesin farketmişsinizdir, haberlerde görüntüleri izlerken en çok dikkat çeken konu insanların sakinliği, paniğe kapılmayıp binaları terketmeyişleri. Binalarına o kadar güveniyorlar ve hazırlıklı ve bilinçliler.
Ben uzman değilim ama bu şiddette bir deprem İstanbul’da olsa eminim her 10 binadan 9’u tuzla buz olurdu tabi altında da bizler :(
Depremin zamanlamasının bizim açımızdan enteresan bir yönü var.
1-7 Mart Deprem haftasıydı, bu konuda ülkemizde ne kadar duyarsız olunduğuyla ilgili bir yazı yazmıştık çok uzak değil daha 4 gün önce – bkz. Deprem Haftası
Japonya’daki depremi duyunca ilk aklıma o yazı geldi sonra da acaba bizim SüperAktif dostlar bu yazıya ilgi göstermiş midir diye düşündüm.
Evet ülkenin deprem haftasına verdiği önem ve ilgi yazının okunma oranlarına da aynen yansımış; tamı tamına 5 kişi okumuş :(
Hani atalarımızın bir sözü vardır bir müsibet bin nasihatten iyidir diye.
Bu olay bir seviyede farkındalık yarattı. Şimdi günlerce bu konu konuşulacak. Uzmanlar televizyonlarda boy gösterip deprem İstanbul’da olsaydı etkisi neler olurdu diye anlatacaklar.
Sonra. Evet sonra yine hayat eski haline dönecek. Taa ki o korkunç olayın bu sefer bizim başımıza geldiği o güne kadar :(
Allah korusun dediğinizi duyar gibiyim. Ama unutmamak lazım “Önce tedbir sonra tefekkür” o gün geldiğinde Allah korusun istiyorsak bizde birşeyler yapmalıyız.
İşe Deprem Haftası yazısına da eklemiş olduğum Kandilli Rasathanesi tarafından hazırlanan Afete Hazırlık El Kitabını okumakla başlayabiliriz.
Ne dersiniz?
Bu yazı 1957 defa okundu
- Trello ile Yeni Yıl Hedeflerinize Ulaşın - 16/11/2024
- 2016’da Neler Okudum - 16/01/2017
- Bir de Piri ile Gez - 09/01/2017
Bir yanıt yazın