Adım Adım Barselona – 2
La Boqueria bizdeki mısır çarsının biraz daha büyüğü bir yer. İçerisinde dünyanın her tarafından gelen her türlü yaş ve kurutulmuş meyve sebzeyi bulmak mümkün. Ayrıca peynir çikolata satan dükkanlar ve şarap satan şarküterilerde mevcut. Kurutulmuş domuz eti satan bir çok dükkan var. Paskalya dönemi olması nedeni ile dükkanların yarısı kapalıydı. Biz buradan almayı planladığımız peynir ve şarapları bir sonraki güne bırakarak büyük bir hata yaptık. Keza İspanya’da bir dükkanı açık bulduğun zaman gözüne kestirdiğin ürünü alacaksın, bir sonraki gelişinde aynı dükkanı açık bulma şansın pek yok. Bir sonraki gün aynı yere yaptığımız ziyarette banka tatili olması nedeniyle tüm dükkanlar kapalıydı. Bu nedenle Paskalya dönemi gidenler için Barselonada alışveriş yapmayı planlıyorsanız Paskalyanın 3. Günü dükkanları en çok açık bulabileceğiniz bir gün olduğunu hatırlatırım.
La boqueria’daki turist ve insan kalabalığından kendimizi dışarıya elimize bir pakat meyve tabağı alarak atıyoruz.
Sonrasında bir şeyler atıştırmak için Passeig de Gracia üzerinde yer alan Txapellaya gitmek istiyoruz. Aynı zamanda Passeige de Graica üzerindeki Gaudinin ünlü yapıtları Casa Battlo ve Casa Mia’yı da görmek istiyoruz. Bunun içinde önce La Rambla boyunca Plaça del Catalunya’ya doğru yürüyoruz.
La rambla’nın bu bölgesinde çiçek satan dükkanlar var. Ayrıca çeşitli kılık ve kıyafetlerde heykel gibi poz veren bazı sanatçılar var. Bunların önündeki kovalara bozukluk atarak beraber resimde çektirebiliyorsunuz. Biz işin ucuzuna kaçıp uzaktan fotoğraflarını çekmeyi yeğledik.
La Rambla’dan Plaça Catalunya’ya eriştiğiniz bölgede kuş satıcıları var. Yalnız biz kuş satanlardan çok kuş sesi çıkartan düdük satan satıcıları görüyoruz. La Rambla’dan Plaça de Catalunya’ya ulaştığınız noktada bir çeşme var. Bu çeşmeden su içenin tekrar Barcelona’ya geri döneceği hikayesini sonradan öğreniyoruz.
Yorulan bacaklarımızı daha fazla üzmemek adına Passeig de Gracia durağına gitmek üzere Plaça de Catalunya dan metroya L3 hattına binip Passeig de Gracia durağında iniyoruz. Metrodan indiğimizde Gaudi’nin en ünlü binalarından Casa Batlo yer alıyor. Onun dışarıdan fotoğraflarını çekmekle yetiniyoruz, keza içeriye giriş 18 € falan.
Hem yorulduğumuz hem de acıktığımız için Passesig de Gracia no 8-10 da yer alan Txapellaya doğru yöneliyoruz. Tam olarak nerede olduğumuzu anlamak için bina numarlarına baktığımızda metroya binmekle hata yaptığımız anlıyoruz. Çünkü Txapella neredeyse Palace de Catalunya metro durağının dibinde. Bu nedenle az önce metroya binerek geldiğimiz bir duraklık yolu bina numaralarına baka baka aşağıya kadar yürüyoruz. Bu durumda Passeig de Gracia2nın tam tersi istikametinde olan Casa Mila’ya gitme planı başka bir zamana kalıyor.
Txapella
Txapella çok çeşitli tapalar yiyebileğiniz şirin bir yer. Bar kısmına oturup menüyü elimize aldığımızda 60’a yakın tapas çeşidi olduğunu görüyoruz. Fakat menüde hiç birinin adı ingilizce değil. Bizde önümüzdeki tapaslardan domuz eti olmayanı bulmaya çalışarak Tapas siparişi verme konusunda kendimizi zorluyoruz. İki biranın yanına iki tane patates brava ve calamarlı tapas ile bir de tavuk etli olduğunu düşündüğümüz bir tapas siparişi vererek biralarımızı yudumluyoruz. Kanape şeklinde olan tapasların fiyatı 1.5€ -2€ arasında değişiyor. Çeşit çok fazla ama Jaica ile karşılaştırdığımızda pek de doyurucu değiller. Tapasların lezzeti ise gayet iyi. Biramızı yudumlayıp tapaslarımızı atıştırıp biraz dinleniyoruz. Sonraki durak bitmeyen kilise Sagrada familia.
Bu yazı 2531 defa okundu
- Sonunu Düşünerek Yazıya Başla - 09/09/2016
- Hıdrellez - 11/11/2013
- Cehennem - 12/07/2013
Bir yanıt yazın