Köprüyü Salladık – 32. Avrasya Maratonu

32. Avrasya Maratonu süper bir pazar sabahı 9:30 da Altunizade metrobüs durağından start aldı.

20 kişi katılacağız diye heyecanlıydık ama büyük firelerle 7 kişi olarak Halk Koşumuza başladık.

Yolda karşılaştığımız Özlem, Yavuz ve sevgili eşini ve oğullarını da bizden sayarsak 11 kişi ediyoruz eh fena değil.

Geçen sene 4 kişi olduğumuz düşünülürse bu sene 11 kişi iyi bir rakam. Bizim katılımımızdaki artış doğru orantılı olarak genel katılıma da yansımıştı. Geçen sene gerile gerile yürüdüğümüz yollarda bu sene omuz omuza yürüdük.

Hatta haberlerde yaşlıca bir teyze de kalabalıktan dolayı rahatça koşamadığından yakınıyordu.

Bu sene kalabalık öyle büyüktü ki, tabi rüzgarında mutlaka etkisi vardı, köprü resmen beşik gibi sallandı.

Ne yalan söyliyeyim, bir an acaba devam etmesek mi diye tırstım açıkçası, ama başlamışken bitirmemek olmazdı. Ama korkup dönen çok oldu.

Acaba organizasyonu yapanlar ve köprüden sorumlu olan kişiler bu kadar insanın yürümesinden kaynaklı bir sallantının doğuracağı sonuçları hesaba katmışlar mıdır? Yoksa onlarda çevremdeki bazı uzman halk gibi dönenlerle dalga geçip “Yahu hergün tonlarca ağırlıkta araçlar bu köprüden geçiyor birşey olmuyor da, benim 80 kg ağırlığım mı köprüyü yıkacak” zihniyetiyle bu işe hiç kafa yormamışlar mıdır?

Burdan İnşaat Yüksek Mühendisi arkadaşım sevgili Ahmet’i göreve çağırıyorum. Ahmet lütfen bizi bu konuda bilgilendir :)

Geçen sene üşenip İnönü Satadına kadar yürüyüşü tamamlamamış ve dolayısıyla madalya ve tişörtlerimizi alamamıştık. Bütün yıl “O kadar yolu yürüdük, keşke gidip madalya ve tişörtlerimizi de alsaydık” diyip durduk Uğur’la birbirimize.

Bu sene azmettik İnönü stadına kadar yürüdük, ama sonuç değişmedi :( yine madalya ve tişörtlerimizi alamadık. Bu sefer onlar dağıtmayı beceremediler ve bir anons yaparak göğüs numarası karşılığı belediye tesislerinden alabileceğimizi duyurdular :(

Bu sene Beşiktaş taraftarının muhteşem bir şvu vardı, Trabzonspor taraftarı da fena değildi.

Benim garip taraftarım bu sene koşuya gelmemişti. Hoş insan içine çıkacak halimiz kaldımı ki koşuya gidelim :p

Geçen sen her üç kişiden birinin sırtında fener forması varken bu sene tek tük o da ufaklıklar vardı formalı. Buda yönetime bir mesaj, anlarlarsa tabi.

En sevindirici olay bu sene polis gerekli önlemleri sıkı tutmuş köprüden atlayıp intihar eden yoktu.

Ama tavla, pişti oynayanlar, köprünün ortasına yaygı yayıp kahvaltı edenler ve tabi köprünün ayaklarına yazı yazanlar yine haberlerin başköşesindeydi.

Seneye hedef 20 kişi katılmak :p

Bu yazı 2751 defa okundu

Murat Zaralı
Latest posts by Murat Zaralı (see all)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.