Future Agenda – 2020 Yılında Dünya

İnsanlar asırlar boyunca kendilerinden sonraki geleceği merak etmişlerdir. Bu nedenle krallar kendilerine müneccimler tutmuş, kadınlar kahve falı, yıldız falı, el falı, bakla fallarından kızlarının oğullarının kısmetlerini aramıştır. Eski Türklerde ise şamanlar hayvan kemiklerinden geleceği gördüğünü iddia etmişlerdir. Aslında gerçek olan herkesin geleceğe yönelik merakının ve buna yönelik bir tahmini olduğudur. Tahminlerini doğru tutturabilen ihya olmuş, tutmayanlar ise unutulmuştur.

Bence geleceğe yönelik yapılan her türlü tahmin falcılıktır, aynı zamanda her türlü tutturabilen ise geleceği tahmin etmektir. Doğru tahmin yapmanın yolu ise çok sayıda veriyi toplayıp bunları doğru şekilde değerlendirmekten geçer.

Dr Tim Jones isimli bir bilim adamı arkasına Vodafone’unda desteğini alarak 25 farklı lokasyonda 2000 den fazla kişi ile yüzyüze görüşerek gelecek 10 yılda olacakları tahmin etmek adına bir çalışma başlatmış. İlk etapta gelecek 10 yılda insanları etkileyecek 16 değişik alanda (sahicilik(authenticity), tercihler, kentler, bağlantılılık, para birimleri, veriler, enerji, gıda, sağlık, kimlik, göçmenlik, para, ulaşım, su, atıklar ve  çalışma hayatı)Sonrasında bu konuları elektronik ortama taşıyıp 145 ülkeden çok farklı konularda uzman binlerce katılımcının bu konular üzerinde tartışmasını sağlamışlar. Tüm bu çalışmalardan derledikleri sonuçları da bir kitap haline getirmişler.

Bu kitabın ismini ilk kez bir kaç ay önce katıldığım bir seminerde konuşmacılardan birinden tesadüfen duymuştum. Geçen gün masamı temizlerken o seminerde aldığım notlara ait kağıda tekrar gözüm ilişti ve futureagenda.og sitesini ziyaret ettim. Bu siteden oluşturulan kitabın .epub versiyonunu ücertsizce ve kolayca indirebiliyorsunuz.

Iphone kullanıcları bu formatta bir kitabı çok rahat okuyabiliyor. BlackBerry kullanıcılarının bu tür belgeleri ne kadar zor okuyabildiklerini görünce Steve Jobs a saygım bir kez daha arttı. Zaten daha sonrasında kitabın basılı verisyonunu kütüphanemde bulundurmaya karar verdiğimde yanında bir adette Steve Job’ın hayatını anlatan kitabı sipariş listeme ekledim. Ona ait yorumlarımı ayrıca başka bir yazıda sizlerle paylaşırım.

Yukarıdada belirttiğim üzere kitap gelecek 10 yılda hayatımızı şekillendirecek temel konularda dünyanın hangi yöne doğru gittiğini detayları ile anlatıyor.

Kitap bir çok konuda çeşitli görüşleri ve olasılıkları dile getiriyor olsa da bu araştırmaya katılan bilim insanları ve tüm katılımcılar dört ana konunun kesinlikle önümüzdeki 10 yıl içerisinde olacağı yönünde birleşiyor.

  1. Nüfus artışındaki dengesizlik devam edecek
  2. Temel kaynaklar ile ilgili kısıtlar artacak
  3. Ekonomik  gücün merkezinin doğuya Asya’ya kayacak
  4. Küresel bağlantılılık yaygımlaşacak

Bunun dışında sağlık, zenginlik, mutluluk, ve mobilite, güvenlik  ve bölgesellik ana başlıklarında bir çok alt konuda yukarıdaki kesin oluşacak olgulara bağlı olarak gelecek on yılın nasıl şekilleneceğinin ip uçlarını veriyor.

Kitapta dikkatimi çeken temel noktalardan bir kaçı, ülke olarak obezite konusunda en üst ligde olacağımız. Buna bağlı olarakta diabet (şeker hastalığı) problemine çok fazla kaynak ayırmak zorunda kalacağımız, su kaynakları bakımında çok fazla zengin sayılmasak da komşularımıza göre büyük bir üstünlüğümüzün bulunduğu, genç nufüsun toplam nüfusa oranında altın bir çağ yaşayacağımız. Bunun diğer anlamı daha çok tüketeceğimiz ve sömürülmek için çok iyi bir aday ülke olacağımız.

Future Agendaya göre Türkiye’nin 2020 yılına kadar Avrupa Birliğine gireceği ve bununla beraber avrupada yaşayan nüfüsta müslüman nüfusun oranının artacağı öngörülüyor. 2020 yılına kadar Avrupa birliğine girebiliriz ama bugün konuştuğumuz anlamda bir birlik olmayacağı inancındayım. Bundan 30 yıl önce Yunanistan, 25 yıl önce İspanya ve Portekiz Avrupa birliğine üye yapıldı. Bunun temel amacı oradaki insanlara Avrupa Birliği mallarını satabilmek ve bu ülkelerin kaynaklarını sömürmekti. Şimdi bu ülkeler ile işleri biten Avrupa birliğinin büyük ağabeyleri bu günlerde bu devletlerden nasıl kurtuluruz derdine düştü. Çünkü son yıllarda yine aynı amaçla birliğe dahil ettikleri Romanya Bulgaristan, Macaristan vb ülkeleri sömürmek daha karlı bir durum oluşturuyor. Bundan 10 yıl sonra sıra Türkiye’nin kaynaklarını  sömürgeleştirmeye gelecektir.

Gelecek 10 yılda Türkiye’nin Sağlık Hizmetlerine yönelik turizmden kazancının güneş ve kum turizmi diye isimlendirilen turizmden daha çok olacağı varsayılmış. Kim ne derse desin bunun gerçekleşebileceğine inanıyorum. Keza genelde sağlık hizmetini aldığım İstanbul Cerrahi hastanesine her gidişimde göz ameliyatı için gelmiş olan daha fazla sayıda yabancı hasta görüyorum.

Gelecek 10 yılda cep telefonlarımızın cüzdanlarımızın yerini alacağı, ödemeleri cep telefonları aracılığı ile yapacağımız gösteriliyor. Gectiğimiz 10 tılda internet bankacılığının kat ettiği aşamayı düşünürsek gerçekleşmesi uzak bir şey değil. Ayrıca raporda Turkcell in milyonlarca müşterisinde bu sistemi aktif hale getirmesi takdirle karşılanıyor.

Türkiye ile ilgili ilgi çekici bir diğer nokta ise 2010 yılı itibari ile zengin ile fakir arasındaki uçurumun en büyük olduğu ikinci ülkeyiz. Gelecek 10 yılda da bu farkın dünya genelinde açılacağı öngörülüyor. Demek ki ülkemizde zengin olan daha da zenginleşirken fakir olan iyice sürünecek.

Daha fazla genetiği değiştirilmiş ürünler ile besleneceğimiz. Satın almak yerine her şeyi kiralayacağımız, hatta araba üreticisi fabrikaların arabalarda kullandıkları çeliği bile çelik üreticilerinden kiralayacakları bahsi geçen diğer ilginç konular.

Kitabın son bölümünde devletler, şirketler ve bireyler için geleceği planlarken kendilerine sorup cevabını bulmaları gereken 10 ar adet soru seti oluşturmuşlar.

Eğer yarın yapılacak süper loto çekilişinde hangi sayıların çıkacağını tek siz biliyor olsaydınız zengin olurdunuz. Fakat  bir çok kişi bu sayıların ne olacağını bilseydi alacağınız ikramiye amortiden öteye geçmezdi. Bu kitabı okuyan ve yazan binlerce kişi olduğunu düşünürseniz bu bilgileri bilen tek siz olmayacaksınız.  Olumlu tarafından bakarsanız süper lotada amortiyi garantileyecek üç banko numarayı biliyorsunuz demektir. Bundan öteside sizin becerinize ve talihinize kalmış.

Caharles F. Kettering’in dediği gibi,

Hepimiz geleceği iyi hesap etmeliyiz, çünkü ömrümüzün geri kalan kısmı gelecekte geçecektir.

Sizde gelecek planları yaparken bu kitapta bahsedilen görüşleri dikkate almanızın sizlere olumlu yansıyacağını düşünüyorum. Bu nedenle Future Agenda -2020 yılında Dünya kitabını okumanızı öneririm.

Büyük düşünür Konfiçyüs’ünde dediği gibi,

Geleceği düşünmeyen insan yakın zamanda üzüntüyle karşılaşacaktır.

Bu yazı 20932 defa okundu

Murat Tunçer
Latest posts by Murat Tunçer (see all)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.